03 Ağustos 2023 - Perşembe
BENİM YOLCULARIM
Evrenim ben, içimden geçenler de yolcularım.
Yazar - Emir Baskın
Okuma Süresi: 5 dk.
Emir Baskın
emirbaskin@gmail.com -
Hepimiz evreniz, o halde kesişen kümeler hayatımız. Evren isek ve genişleyerek devam etmek yaratılış ise buna karşı gelme, iyi kötü tüm içinden geçen kesiştiğin evrenler seni genişletecek. Yalnızlaşma, kızma darılma, unutma hepimiz kesişen kümeleriz, kesişmeyen yerlerimizden ayrılıp yeni kümeler kurup çoğalıyor ögreniyoruz. "Teşekkürler" de ve gönder, kesişme noktalarında öğreneceğin bir şey kalmadığında.
Ama unutma kadim bilgiler daima tekrar tekrar okunmalıdır 'daha' olabilmek için.
İyi olmak yetmez daha iyi için gayret etmektir iyilik.
Bencil dil "Kocam beni çok üzdü "
Ben dili "Kocamın yaptıkları beni üzdü"
Ben dilinin olması gereken şekli budur
Ve sor sonra cesaretle soruyu:
'Ben neden üzülecek kadar burada kaldım ?'
Ne öğrendim ?
Neden bu kadar üzerime alındım yaptıklarını ?
Acaba kümenin içinde olduğun için olabilir mi?
Kesişme yerlerinden ayrılamayız o beraberlik sonsuz.
O kesişmeler idi sizi bir araya getiren
Ana kümeden ayrılmak lazım
Yeni bir hikaye yok bizi bekleyen
Hikayenin devamı var
Tek bir hikaye var ve hepimiz başrolü paylaşıyoruz
Çoğu insanın yanılgısı kendi yüzünü ekranda fazla görmesi
Fazlalık ancak yarattığın farklılıktan olur
Ve bu farklılığın bütünün hayrına mahiyeti önemlidir, ne kadar çok duyulduğu değil
Bizim haberimizin olmadığı bir köyün göl kenarında taş taş üzerine koyarak kuleler yapan insanın sıradaki baharda inen leylekler ile hikayesini asla bilemeyebilir dünya.
Ekolojik sisteme böyle bir hizmet eden insanın var olacağını bilmek bile huzur veriyor bana
Hiçbir şey yapmıyorsan
Taş taş üzerine koy
Olaki gelip bir kuş konar
Hikayelerimiz yaşamın ansiklopedisi
Bizden sonrakilere notlar bırakacağız
Onlar yanlışlarımızı düzeltip üzerine koyacak ya da feyzalacak
Ve biz dünya üzerinde nefes almıyorken bile hala yolculuğumuz devam ediyor olacak,
Zerre ne bıraktıysak ardımızda, adımız hiç bilinmese de.
Ben yolun yolcusu değilim,
Yolla ve tüm yaradılış ile beraber yolculuk ediyorum.
Tamamlanmamışlık hissi yolcu değil hancı olmaya çalışmaktan mütevellit geliyor,
Evlere arabalara markalara bedene güzelliğe, topyekün etikete bağımlı kalınca insan,
bir fotoğrafta nasıl göründüğü olunca tek derdi,
kavga da bitmiyor, üslupla ya da üslupsuz, kendini başkalarından önemli saymakta. Tüm o elbise ve maddeler bizim yolcularımız, yolculuk sırasında hayatımızdan geçen
Yolculuğu kolay kılan tek unsur cesaret
Kendine bakmaya cesaret edersen öğrenme kapıları açılıyor
Ama bunu da yanlış anladı herkes, kendine dönmeyi kimseyi beğenmeyerek kendini yalnızlaştırma, öteye kaçma ve "kimse beni anlamıyor" durumuna dönüştürdü.
İşte şimdi beğenmediğin her şey oldun
Özgünleşmek özgürlüğü kolayca elime bıraktı ki bu hiç çabucak olmadı
Benim göbek adım tahammülsüz idi ve neredeyse tüm benliğimi ele geçirmişti
Tek farkındalığım bundan utanıyor olmam idi
Ve yola devam ettim yolda öğrendim yolcularımı bir bir alıp bırakıp.
Deneyimlerimizi içimizden çekirdek gibi ayıklayıp bir daha ekilmeyecek duruma getirmeyelim, deneyimlerimiz çıkarımlarımız olsun.
Hayatımızdaki herkesi değil, hemen yanlış anlamayın
Ne çıkarımda bulunduğumuz önemli
Her deneyimi travma gibi işleyip "bir daha asla" başlıklı cümleler mi kuruyoruz,
yoksa tam deneyimin içinde iken geriye bir bakış atıp her şeyin nasıl geçtiğini mi fark ediyoruz.
Öğretilerin en önemlisi "geçecek" olduğunu kavramaktır, hem de mutlak bir gerçeklikle geçecek. Geride bırakıp ruhu geçmiyor 'muş' gibi yapanlar bizleriz. Bir çeşit tiyatro çeviriyoruz, hayatta başka rol edinemediysek o zavallı hep ağlayan ve hayatın kötü deneyimlerini salt anlatan, ilgi budalası insan olmayı seçiyoruz. Merhamete ve şefkate muhtaç insanların kendini sevmeyi öğrenemediği için yegane repliğini çalıştıkları rol bu.
Işıkta kalın, eski giyin yeni yiyin.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları