Tesadüf Mü, Tehlike Mi?
Yine yanıyor memleket. Haritada kırmızı noktalar çoğaldı, duman gökyüzünü bastı. Her yaz olduğu gibi, bu yaz da ormanlar cayır cayır yanıyor. Ancak bu yıl bir fark var: Yangınlar art arda geliyor, peş peşe, sistemli ve neredeyse aynı senaryoyla... Peki, b

Erdem Talaş
talaserdem@gmail.com -Evet, sıcaklıklar arttı. Evet, küresel iklim krizi etkisini daha da gösteriyor. Ama aynı günlerde, farklı bölgelerde onlarca yangının çıkması sadece doğa olayıyla mı açıklanabilir? Ya sabotaj? Ya ihmal? Ya rant?
Orman dediğimiz şey sadece ağaçlardan ibaret değil. İçinde bir ekosistem var. Hayat var. Nefes var. Ama ne yazık ki bazıları için bu alanlar sadece "birilerine devredilecek arazi", "bir turizm cenneti", "imar izniyle değerlenecek yatırım"...
Yangınların tesadüf olmadığını düşünmek paranoya değil artık. Çünkü yaşadık, gördük. Yanan ormanların ardından yükselen otelleri, tatil köylerini, "imar affı" haberlerini unutmadık.
Bir ülkede ormanların yanması sadece doğanın değil, adaletin, vicdanın ve denetim mekanizmalarının da yandığını gösterir. Eğer bu kadar “tesadüf” aynı anda yaşanıyorsa, ortada artık tesadüf kalmamış demektir.
Sormamız gereken soru net: Bu yangınlar neyin habercisi? Ve kimler için bir fırsat?