Sahipsiz olan bir şehrin batması haktır, sen sahip olursan bu şehir batmayacaktır
Sayın Cumhurbaşkanım ve Sayın yetkililer sizden ricam Erzurumlular olarak artık memleketimize tek kuruş menfaati olmayan bu dayatılmış milletvekilerini ve bürokratlarınızı istemiyoruz. Bunların artık size bir getirisi yok, memlekete zaten hiçbir zaman olmadı. Malumunuz "Kangren olan kolu keseceksin"

"Sahipsiz olan bir şehrin batması haktır, sen sahip olursan bu şehir batmayacaktır." diyor Mehmet Akif. Gerçekten de sahipsiz bir memleket olmasaydık bu halde mi olurduk? Çoğu şak şakçının sesini duyar gibiyim, "Halimizde ne var" diye? Erzurum, dört dörtlük bir şehir konumunda. Komşu illerimiz olan Kars, Ağrı, Ardahan ve Bayburt ile doğudaki diğer illere göre eğitimden sağlığa, tarımdan ticarete, imardan ulaşıma kadar daha birçok alanda ileride olup çağ atlamış durumdayız(!)
Gönül böyle olmasını isterdi ancak ne yazık ki bazı koltukların bir tarafı sıkışınca Türkiye'nin ve doğunun kalesi dedikleri sözde turizm şehri, Doğu'nun yıldızı, Doğu'nun Paris'i diye parlattığımız Erzurum’da, tuhaf şeyler oluyor, ilgililer duyarsız, memleket ise sahipsiz. Aslında sorunları anlatmaya gerek yok. Hepiniz haberdarsınız ve biliyorsunuz.
Eğitimdeki zaten halimiz ortada istenilen başarıyı elde edemedik. Erzurum, son 15-20 yıldır Türkiye sıralamasında hep son sıralarda. Okullardaki öğretmen ihtiyacından sınıflardaki öğrenci sayısına, kaynak kitapların dayatılmasından onarımların eğitim sezonunda yapılmasına, taşıma sorunundan verilen yemek kalitesine daha birçok konuda durum ortada. Doğunun merkezindeki en güzide okulunda bile sınıf mevcudunun 50 kişiyi geçtiğinden haberdarsınız. Vekillerimizin halka harcaması gereken vaktinin çoğunu başka şeylere hizmet etmeleri.
Dün akşam oynanan maçta göz göre göre Erzurum’un hakkının bir kez daha yenilmesi. Günden güne eriyen nüfusu ile Türkiye’de yüz ölçümü ile önde gelen illerimizden olan Erzurum okumuş yoğun gençlik potansiyeli ve imkânlarıyla belki üçüncü bir üniversiteyi taşıyabilecek kapasiteye sahipken ilimize bir darbede spor alanında vurulmasına bile ses çıkarmayan zihniyete, kimsenin ses çıkarmadığını, bunu sorgulama gereğinin dahi duyulmadığını da biliyoruz.
Burası Erzurum yağan karın bile ekonomimize veya sosyal dokumuza faydası olmasın diye uçak bilet fiyatlarına gereksiz zam yapıldı. Erzurum’a ceza evi yapana kadar iki fabrika, üçüncü üniversite kurulamaz mıydı? Burası değil bir üçüncü üniversiteyi, belki beş on fabrikayı hak ediyor.
Buraya dediğim hizmetleri çok görecek zihniyetteki siyasiler, idareci ve bürokratlar, içindeki gaflet ve dalâletten acilen sıyrılmalı ve Dadaşların haklı ve meşru taleplerine kulak verilmelidir.
Yoksa Dadaşıma üvey evlat muamelesi mi dayatılıyor?
Sayın Cumhurbaşkanım ve Sayın yetkililer sizden ricam Erzurumlular olarak artık memleketimize tek kuruş menfaati olmayan bu dayatılmış milletvekilerini ve bürokratlarınızı istemiyoruz. Bunların artık size bir getirisi yok, memlekete zaten hiçbir zaman olmadı. Malumunuz
"Kangren olan kolu keseceksin"
Hakan Dikmen