Kimin Elii Kimin Cebinde Belli Değil

İşte Chp CHP gerçekten Erzurum'da güzel bir rüzgar yakaladı. Erzurum'da Chp diye bir partinin farkına varıldı. Gel gör ki bu yükseliş hem içerideki  hem de dışardaki bedhahlar tarafından baltalanıyor. CHP  Erzurum'da bugün kü  düzeyine ulaşması sıkı çalışmanın, azmin içeride ve dışarıdaki Bedhahlarla mücadele sonucu kazanılmıştır. Dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin  geleceğe dönük bir değişim ya da devrim yaşanmışsa orada mutlaka gelişim de olmuş, Toplumların değişmez yasasıdır. Örnek verecek olursak, Rönesanslar, reformlar, Fransız ihtilalleri, Ekim devrimleri, dünya halklarının toplumsal yapılarında ve yaşantılarında çok büyük değişiklikler yapmıştır. Bu açıdan bakınca,Büyük Önder ve Aynı zamanda CHP Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk 'ün gerçekleştirdiği 1923 Devrimi de Türkiye Cumhuriyeti'ni öteki İslam ülkelerinden ayıran önemli bir sosyal değişim olarak karşımıza çıkmaktadır… Zamanında Mustafa Kemal Paşa' ya oynanan oyun bugün tekrar sahnelenmek isteniyor, tek bir farkla bugün figüranlar değişti. Şöyle örnek vereyim,  İstanbul hükümeti  boş durmuyor , Mustafa Kemal'i engelleyebilmek için her çareye başvuruyordu. Bu işbirlikçi hükümetin tek politik seçeneği ise "Fransa, İtalya, İngiltere gibi büyük devletleri gücendirmemek, onlarla dostça ilişkiler kurup iyi geçinmekti. Ekim 1919'da "Kahrolsun işgal" diye slogan atan halka, Harbiye Nazırı Cemal Paşa şunları söylüyordu: "İstanbul hükümeti, tutumunda ve yürütümünde yasanın gereklerini kollamak, yabancılara karşı daha konukseverce ve ılımlıca davranmak zorundadır." Bu konuşmaya Atatürk şöyle yanıt vermişti: "Beyler, Rıza Paşa Hükümeti ve o hükümete Harbiye Nazırı olan Cemal paşa, sevgili yurdumuza giren ve süngülerini ulusun can evine saplayan yabancıları konuk sayıyor ve ılımlıca davranılmasını zorunluluk görüyor. Bu ne düşüncedir, bu ne kafadır?" Oysa Cemal Paşa'nın "konuk" saydığı ve "konukseverce" davranılmasını istediği İngiltere, halkın direnme gücünü kırabilmek için, kendisine bağlı birtakım mandacı "sivil toplum örgütleri(!)" kurdurmuştu. Bugünkü ortamda Türkiye, o günkü ortamdan daha kötü durumdadır. Vuran vurana, yiyen yiyene bir düzen kurulmuştur.  Yetkililer olup biteni uzaktan seyretmektedirler. Köylü feryat ediyor İşçi feryat ediyor. Memur, emekli feryat ediyor. Başımızdakiler ise hala bize sabır tavsiye, Tahammül, dayanma gücü tavsiye ediyorlar. Ortalık Çarşamba pazarına döndü. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Ama eninde sonunda CHP ve Türkiye üzerinde oynanan Ali Cengiz  oyununu  Atatürk’ün gençliği olarak durduracağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın…