EBABİL BİR KUŞTUR
Siz taş atan kuşsanız, bu taşı atmanızı isteyen ve emrini koşulsuz yerine getirirken hiç sorgulamadığınız, kendini Rab yerine koyan kim? Bu sembolik anlatımın çıkış noktası güzel de gittiği yer sizi münafık yapmaz mı?
Öznur ATAYETER
derinhaberkurumsal@gmail.com -Ülkemizde özellikle ilkbaharın gelmesiyle görülmeye başlayan, esasında sevimli ve tuhaf ötüşü ile bilenen bir kuştur ebabil. Geçmişten günümüze kimi zaman bir surede (Fil) karşımıza çıkmış, kimi zaman ise bir filmin repliğinde kullanılmış. Hatta zamanında Ercan Saatçi ve Ufuk Yıldırım’ın 90’larda yapmış olduğu bir şarkıya da adını vermişliği var.
Sembolik anlatımın önemli bir parçası haline gelen bu minik, tuhaf ötüşlü kuş, bugünlerde yine gündemde. Hayır… Hayır! Bahar geldi ya da sevimli olduğu için değil, birtakım grupların sembolik olarak takma adla bu ismi kullanmasından dolayı gündemde.
Konu siyasal İslamcıların dijital medyayı etkin kullanma hevesiyle kurdukları gruplarla kendi işlerine gelmeyeni linç etme gayretinde olmaları olunca, ebabil ismini hangi olgudan aldıklarını tahmin etmek zor olmuyor elbette. İdeolojik ötekileştirmenin, kendisinden farklı olanı yaftalamaktan, hatta kitlelere pompaladığı kendi ütopik dünyalarının dezenformasyonlarıyla kara propagandaya maruz bırakmaktan asla hicap duymayan bu no-name kullanıcıların tek yeteneği; varlık gösterebildiği, becerebilirlerse aldıkları bir iki cevapla etkileşim kurdukları sosyal medyayı kullanmak olmalı. Yoksa baktığınız zaman ne kurdukları cümleler entelektüel bir alt yapıya sahip ne de savundukları şeyin ideolojik, politik ve herhangi bir -izm’den türediğini anlamlandırabilecekleri bir bilgi birikimine sahip olmadıkları gün gibi ortada.
İlk Taşı Günahsız Olanınız Atsın…
Hz. İsa, zina yaptığı iddia edilen bir kadını taşlamak için hevesle bekleyen topluluğa “İlk taşı günahsız olanınız atsın” der ve kimse taş atamaz. Böylece kadın taşlanarak öldürülmekten kurtulur. Bu kısassı bilmeyeniniz yoktur. Bu anlatının üzerine oturup düşünecek olursak, ciddi bir pay da vardır insanlık namına alınması gereken. Sosyal medyayı recm alanına çeviren bu gruplar, taş atarken hiç dönüp kendi günahlarıyla hesaplaşıyor mu? Sanmam! Ama bu yazının da gelmek istediği yer burası değil zaten. Burada ana objenin ‘taş’ olması. Söz konusu grubun kendisiyle özdeşleştirdiği kuş türü olan ebabilin İslamiyet’in kutsal kitabında, Fil Suresi’nde nasıl geçiyor hatırlayalım:
“1.Rabbinin, fil sahiplerine ne yaptığını görmedin mi?
2.Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?
3, 4, 5.Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları haline getirdi.”
Bu sure, İslam’ın kutsal mabedi olan Kabe’yi yıkmaya gelen Yemen valisi Ebrehe’nin fillerle saldırmasını ve bu saldırının kuşların attığı taşlarla bertaraf edilmesini konu ediniyor.
Varlıklarını bu kuşla sembolize eden kitlenin, sosyal medyadaki yorum ve yazılarıyla modern cihat yaptıklarını sanmaları, karşılarında olanların sadece ideolojik farklılıklarından dolayı kafir gibi yorumlamaları elbette kendilerinin yanlış fikir birliği etkisi ve bu etki alanı geniş bir kitleyi hiç ilgilendirmiyor.
Şimdi bu kuş ve yapmaya çalıştıkları o şeyle (neyse o artık tuhaf duruş biçimi) nasıl şirk koştuklarını anlatayım size. Fil suresinde “görmedin mi Rabbin ne yaptı fil sahiplerine! Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı? Üzerine sürü sürü kuşlar saldı…”
Sürü yerine koyabileceğimiz Telegram, Twitter gruplarından organize olup, taş attıklarını sanan kanatlı hayvan sever bu dostlara soruyorum:
Siz taş atan kuşsanız, bu taşı atmanızı isteyen ve emrini koşulsuz yerine getirirken hiç sorgulamadığınız kendini Rab yerine koyan kim? Bu sembolik anlatımın çıkış noktası güzel de gittiği yer sizi münafık yapmaz mı?
Daha derine inerek dini sakıncalarını anlatmak elbette isterim. Fakat bu kadarı bile düşünmek için yeterli değil mi beyninin bir kısmını da olsa kullanabilenler için…