MÜŞTERİ DE PAZARCI DA MUTLU

Ata tohumu ürünler denize sıfır semt pazarında tüketiciyle buluşuyor.. Bu pazarda alışveriş çok keyifli Urla’nın şirin balıkçı kasabası Çeşmealtı’nda deniz kenarına kurulan semt pazarı farklı gıda ürünlerini, en taze haliyle müşteriyle buluşturuluyor. Pandemi döneminden itibaren Çeşmealtı taksi durağının hemen arkasında denize sıfır yeni yerinde eskiden olduğu gibi her Çarşamba günü kurulmaya başlayan pazardan alışveriş yapanlar bir taraftan iyot kokusunu soluyor, bir taraftan da balıkçıların ağlarına takıldıkları balıkları sepete koymalarına martı sesleri eşliğinde şahit oluyor. Yüzde 95’i Urlalı üreticilerin kendi yetiştirdikleri ata tohumu ürünlerinin yer aldığı pazarda, meyve sebzeden, köy yumurtasına, peynirden kırma yeşil zeytine, ev yapımı reçellerden erişteye, turşu, salça ve tarhanaya kadar birçok ürün ilk elden tüketiciyle buluşuyor.

Yayın: 24 Eylül 2020 - Perşembe - Güncelleme: 24.09.2020 21:28:31
Editör -
Okuma Süresi: 7 dk.
Takip EtGoogle News
Kimi pazarcı pazaryerinin deniz kenarındaki yeni yerine taşınmasını müşteri
açısından daha keyifli alışverişe sebebiyet verdiğini, bunun kendi satışlarına
yansıdığını bundan da mutluluk duyduklarını belirtirken, kimi esnaf da daha geniş
alana yaylan ve kontrolsüz girişlere açık olan pazaryerinde esnaf sayısının daha
önceki yerlerine göre 35-40’lardan şimdi 150’yi bulduğu için satışlarını üçte bir
oranda düşürdüğüne dikkat çekerek hoşnutsuzluklarını ifade ettiler.
Pazarcı esnafının pandemi süreci, ürünler ve pazaryerinin satışlarına
nasıl yansıdığı ile ilgili görüşleri:
 
KARANTİNA DÖNEMİ SATIŞLARI KATLADI
Mehmet Akif Tosun: “Pandeminin satışlara etkisi olağanüstü oldu. İlk başlarda
sokağa çıkma yasağı olduğunda satışlar üç katına çıktı. Daha sonra sokağa çıkma
yasağı kaldırılınca satışlar aşağı düştü. Herkes evinde olunca tüketim
fazlalaşıyordu. Kadınların çocukları, beyleri evde olunca daha çok yemek yapmak
ve yemeğe daha çok özen göstermek zorunda kalıyordu. Bunlar satışlarımıza
oldukça etken oldu. Pazar yerlerinin ayrılması, mesafelerin açılması, Pazar
tezgahlarının küçültülmesi satışlarımıza büyük etki yaptı. Satışları oldukça
düşürdü. Şu anda o durumdayız. Bir önceki Pazar yerinde çok daha iyiydik. Alan
çok dardı, kontrolsüz girişler olmuyordu. Çünkü pazaryeri buna müsait değildi.
Esnaf sayısı orada 35-40 ise burada 150’yi buldu. O nedenle kişi başına düşen
satışlar aşağı çekildi. Üçte bir oranında düştü. Tezgahımızda ürünlerin bir kısmını
kendimiz yetiştiriyoruz, bir kısmını çiftçiden alıyoruz bir kısmını da İzmir’de
halden temin ediyoruz. Urla Kuşçular’dan geliyoruz.”
 
 
TURŞULUK VE SALÇALIK MALZEMELER REVAÇTA
Mücahit Gökdoğan: “Urla Kuşçulardan geliyoruz buraya pazara. Daha önce
Ukrayna’ya çiçek ihracatı yapıyordum. Şimdi 3 yıldır pazara çıkıyorum. Bir kısım
kendi ürettiklerimiz bir kısım da arkadaşlarımızdan alıp sattığımız ürünler
bulunuyor tezgahta. Halden de alım yapıyoruz. Şuan geçiş dönemi olmasına
rağmen ürünler halen lezzetli. Barbunya, taze fasulye ve Urla’nın meşhur kınalı
 
bamyasını deepfreze atmak ve sezonu gelene dek tüketmek için bu aralar çok
allıyorlar. Turşuluk ve salçalık malzemeler de çok revaçta.”
 
MEYVE LÜKS OLDU ARTIK
Emin Kanyaş: “Pandemi döneminde zengini de fakiri de herkes evinde yemek
pişirmeye başladı. O yüzden işler çok arttı. Tezgahta yaklaşık 20 çeşit meyve var.
Fiyatlar bize göre normal, alıcıya göre pahalı. Pandemi ekonomiyi çok
etkilediğinden ve alım gücü düştüğünden meyve lüks oldu artık. Bu dönemde
üzüm ve hünnap çok lezzetli. Ahududu ve karadut bitiyor. 7 yaşından beri bu işi
yapıyorum. Pazaryeri deniz kenarına taşındığından beri insanlar daha mutlular,
daha keyifli alışveriş yapıyorlar.”
MEYVA - SEBZELERDE GEÇİŞ DÖNEMİNDEYİZ
Mehmet Sait Güçlüer: “Çeşmealtı pazarının esnafı genelde üretici kökenli
insanlar, yüzde 95’i bizim Urla halkı. Yabancıyı sokmuyoruz buraya, tercih
etmiyoruz onları. İçinde bulunduğumuz dönem meyve ve sebzeler için geçiş
dönemi. Sonbahar döneminde burada pek bir ürün yetişmez. Patlıcan ve
salatalığın sonuna geliyoruz. Domates keza aynı şekilde. Son dönem yeşilliğe
geçiş yapacağız yavaş yavaş. Yüzde 95 aranan her ürün bulunuyor. İskele pazarı
daha geniş ürün yelpazesine sahip, özellikle yeşillik üzerine. Fiyatlar Çeşmealtı ve
Urla Pazar fiyatları birbirine yakın, İskele pazarına göre daha makul.”
BABY PATLICAN PAZARIN GÖZDESİ
Hasan Öndez: “Bu baby patlıcanların her sene kökünü tohum olarak bırakıyoruz.
Sonra tohumunu alıp, seneye bir daha ekiyoruz. Yerli tohum olduğu için her sene
Kalabak’daki tarlamızda üretebiliyoruz. 6 yaşımdan beri bu işin içindeyim. Adana
menşeli, bebe patlıcanlara ilgi çok fazla. Öğlen olmadan tezgahın yarısından
fazlası boşalıyor. Fiyat aralığı 6-10 lira arasında boy boy değişiyor. Diğer
patlıcanların 4-5 tanesi bir kilo gelirken bu patlıcanların 10-15 tanesi bir kilo
geliyor. Mini patlıcanda normal boyutta patlıcandan daha fazla vitamin ve mineral
bulunuyor. İçinde A, C ve B vitaminleri ile kalsiyum, fosfor ve demir mineralleri
bulunur. Yemeği, kızartması, turşusu, ezmesi, konservesi ya da reçeli yapılabilir.
Tüketicilerin pazaryeri ve Pazar fiyatları ile ilgili görüşleri:
AYNI ESNAFLARDAN ALIŞVERİŞİ TERCİH EDİYORUM
Şenay İnceoğlu: “Sabah erken saatlerde pazara gelmeye çalışıyorum. Çünkü
ürünler hem seçilmemiş hem de daha taze oluyor. Aradığım her ürünü
bulabiliyorum. Buradaki esnaf ağırlıklı olarak bahçelerinden topladıkları Urla’nın
ata tohumu sebze-meyveleri, ev yapımı doğal gıda ürünlerini satıyor. Fiyatlar
biraz yüksek ama ata tohumu ve taze. İnsanlar birbirine saygılı, esnaf güleryüzlü.
Alışverişimi genelde aynı pazarcının tezgâhından yapıyorum. Bana daha güven
veriyor çünkü pazarcı taze ve kaliteli ürünlerini seçip veriyor. Bugün ağırlıklı
olarak turşuluk malzeme aldım.”
ALIŞVERİŞ ÖNCESİ PAZARI TURLARIM
Esin İnceoğlu: “Hem sezona göre tezgâhlara gelen yeni ürünleri görmek hem de
fiyatlara hâkim olabilmek için alışverişe başlamadan önce pazarı turlarım. Nerede
ürünler daha taze, nerede fiyatlar daha uygun tespit ettikten sonra alışverişe
 
başlarım. Artık birçok ürünü hemen hemen her mevsim bulabilsek de, her şeyin
mevsiminde tüketilmesine inandığım için bugün daha çok kış için derin
dondurucuya atacağım sebze alışverişi yaptım.””
HAFİF DENİZ ESİNTİSİYLE ALIŞŞVERİŞ DAHA KEYİFLİ
Seniha Toprakdeviren: “Pazarın yeri geniş, ferah, güzel. Daha rahat alışveriş
yapabiliyoruz. Evime de yakın, deniz kenarına taşınmasından gayet memnunum.
Denizden hafif esinti de geliyor, böyle olunca da alışveriş yaparken yaz sıcağı
fazla bunaltmıyor. Fiyatlar İzmir pazarlarına göre pahalı. 10 liradan aşağıya bir
şey yok. Aradığım her şeyi bulabiliyorum. Şimdi ev tarhanası bile aldım.”
YÖRESEL ÜRETİCİYE GÖRE BİRAZ PAHALI
Ahmet Doğan: “Pazarın buraya taşınmasından memnunuz. Pandemi karantina
döneminden sonra deniz kenarına taşındı. Çok daha geniş alanda daha rahat
seçebiliyoruz. Çeşit çok fazla. Ama yöresel üreticiye göre biraz pahalı bir Pazar.
Ankara ve İstanbul neredeyse aynı fiyatlı bu pazarla. Her şey çok taze, çok
memnunuz.”
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

pub-1785681847249596 2497439732