HAYDAR ALİYEV`İN VEFATININ 19. YILINDA AZERBAYCAN TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra dünyanın tüm devletleri ile doğrudan politik, ekonomik ve kültürel ilişkiler kurma imkanı elde etti. İki halk en zor

Yaşam Yayın: 12 Aralık 2022 - Pazartesi - Güncelleme: 12.12.2022 15:31:00
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
Google News

Bugün, eğer Türkiye ile Azerbaycan arasında kopmayacak sıkı bağlar oluşmuşsa bunda hiç kuşkusuz Aliyev’in katkıları tartışılmazdır.

Azerbaycan, 1991 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra 9 Kasım 1991’de onu tanıyan ilk ülke Türkiye oldu. 14 Ocak 1992’de Azerbaycan – Türkiye diplomatik ilişkileri kuruldu. O dönemden bu yana Türkiye’nin Azerbaycan’da, Ağustos 1992’den bu yana Azerbaycan’ın Türkiye’de diplomatik temsilciliği faaliyette bulunmaktadır.

Mütellibov döneminde her iki ülke arasındaki ilişkiler onun Rusya eksenli dış  politikası nedeniyle biraz mesafeli bir çizgi içinde seyir etmiş, Elçibey iktidarı döneminde iki ülke arasında stratejik ortaklık anlaşmasının imzalanmasının önerilmesine kadar uzanmıştır. Fakat, Elçibey döneminde Rusya’nın bölgesel iddialarının halen güncel olması Türkiye’nin bu öneriye soğuk bakmasına neden olmuş ve Kafkaslarda Rusya ile çatışma halinde olunmaktan kaçınılmıştır. Olumsuz koşullar altında kaderin hükmüyle Nahçıvan`da yaşamak zorunda olan Aliyev daha cumhurbaşkanı olmadan önce, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nin Meclis başkanıyken Türkiye ile kurduğu sıcak diyalogu o zamanki icraatlarında bariz bir şekilde görmekteyiz. Bu bağlamda iki ülke arasında siyasi ilişkiler ziyaretlerle ilerletilmeye çalışılırken, Haydar Aliyev’le Türkiye’nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel arasında önceki yıllara dayanan sıkı dostluk da bu ilişkiyi daha da pekiştirmiştir. Ermenistan`ın askeri ve ekonomik ambargosu sonucunda Nahçıvan`ın Türkiye ile ilişkilerinin gelişmesinde ve bölgenin ekonomik ve askeri güvenliğinde önemli rol oynayacak geçici değil kalıcı yolun yapımının önemini anlayan Aliyev’in çabalarıyla, 29 Ekim 1991 tarihinde Nahçıvan`ın Sederek ilçesinde Aras nehri üzerinde Nahçıvan`la Türkiye`yi bir birine bağlayan geçici köprünün kullanıma açılması Nahçıvan`ın Türkiye ile ilşkilerine ivme kazandırmıştır. 28 Mayıs 1991 yılında ise Azerbaycan`ın Cumhuriyet Bayramı günü Aras nehri üzerinde yapılan ve Türkiye ile Nahçıvan`ı birleştiren köprünün açılışına, Haydar Aliyev, Süleyman Demirel`in yanı sıra Türkiye`nin ve, Azerbaycan`ın devlet adamları katıldılar. Burada bir konuşma yapan Aliyev köprünün “bizim umut ve arzularımızın köprüsü olduğunu ve Türk dünyasına açılan pencere olduğunu” vurguladı ve Sederek-Dilucu köprüsü Türkiye ve Azerbaycan Cumhuriyetleri arasında resmi sınır kapısı ilan edildi. Türkiye`nin Nahçıvan`da Başkonsolosluğunun açılışı ve Türk bankalarının faaliyete başlaması da ilişkilerin gelişmesine olumlu etki yaptı.

Haydar Aliyev sayesinde Türkiye Başbakanı Süleyman Demirel Nahçıvan`ın statüsünde herhangi bir değişiklik olması halinde Türkiye bu konuda söz sahibi olacaktır beyanında bulunmuştu. Gerçekten de 1992 yılı Mayıs ayında Ermenistan ordusu Nahçıvan`a saldırdığında Türkye`nin Nahçıvan üzerindeki garantörlüğü ile ilgili sert açıklamasının ardından Ermenistan ordusu geri çekilmek zorunda kalmıştı. Haydar Aliyev Nahçıvan`dayken kardeş ülkeye ilk resmi ziyaretini 22 Mart 1991 tarihinde gerçekleştirmiştir. İmzalanan Protokole göre, Nahçıvan`ın çeşitli alanlarda ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Türkiye Nahçıvan`a 100 milyon dolar tutarında kredi ayırmayı kabul ediyordu. Aslında Türkiye tarafı ağır ekonomik ve mali durumda olan Nahçıvan`ın bu krediyi geri ödeme konusunda ciddi sorunlar yaşayacağını bilmesine rağmen bu konuda tarihen kardeşlerinden yardımını esirgemeyen Türkiye`nin bu seferki yardımını yapmasında Haydar Aliyev şahsiyyeti faktörü önemli bir vesileydi.

Azerbaycan Ermenistan savaşının daha da şiddetlenmesi ve iç ve dış siyasette yaşanan sorunlar nedeniyle Aliyev Azerbaycan Meclis Başkanlığına getirildi. Rusya destekli 4 Haziran darbesi ile Elçibey iktidarının sona erdirilmesinin ardından Azerbaycan halkının isteği ve oyu ile Cumhurbaşkanı seçilen Haydar Aliyev ile Azerbaycan`da yeni dönem başlamıştır. 1993–2003 yılları arasındaki bir dönemi kapsayan Aliyev döneminde Türkiye Azerbaycan ilişkileri büyük aşama kaydetmiştir. İlk dönemde Azerbaycan-Türkiye ilişkileri başta daha ihtiyatlı ve bölgesel gerçeklere uygun olarak sürdürülse de, daha sonrasında Aliyev`e özgü “bir millet-iki devlet” sloganıyla hızlı bir biçimde geliştirilmiştir. Rusya’yı yatıştırma politikası olarak görülen bu dönemde Aliyev Rusya, ABD ve komşu devletler arasında denge siyaseti yürüterek daha verimli iç ve dış politika açısından bölgede istikrarın korunmasını sağlamağa çalışmıştır. Aliyev deneyimli bir devlet adamı olarak, ülkesinin dış politikasını şu 4 önemli temel üzerinde taşıyarak dikkatleri üzerine çekmiştir: Azerbaycan devletini dünyaya tanıtmak, Azerbaycan devletinin demokratik blok içerisinde yer aldığını göstermek, Azerbaycan`ı önemli uluslar arası kuruluşlara üye yaparak etkinliğini artırmak ve Ermeni sorununu adil bir şekilde çözmek. Aliyev`in denge siyaseti” üretebilen ve bunu çok iyi uygulayan bir lider olması Azerbaycan’ın iç ve dış politikası açısından daha verimli bir ülke konumuna gelmesinde önemli rol oynamıştır.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
pub-1785681847249596 2497439732